fareli köyün kavalcısı

Bir zamanlar Fareli Köyü'nde yaşayan insanlar, köylerine yeni bir kavalcı geldiğini duyduklarında çok sevindiler. Kavalcı, kısa siyah saçları olan genç bir Avrupalı adamdı. Köylüler, onun neşeli müziğiyle köylerinin havasını değiştireceğini umuyorlardı. Kavalcı, köye geldiğinde herkesi gülümseyerek selamladı. Köylüler de ona sıcak bir karşılama yaparak ona yardımcı oldular.

Kavalcı, her gün köy meydanında güzel müzikler çalıyordu. Müziği duyan herkes, dans etmek ve neşeli vakit geçirmek için meydana akın ediyordu. Köyün muhtarı da kavalcının müziğini duyunca ona katıldı. Birlikte köy halkıyla dans edip eğlendiler. Kavalcının müziği, köy halkının yüzlerinde mutluluk ve neşeyle parlıyordu.

Ancak, köyde yaşayan bazı kişiler kıskançlık duygularına kapılmışlardı. Onlar, kavalcının getirdiği neşe ve mutluluğu kıskanıyorlardı. Bu kıskanç kişiler, kavalcıya kötü davranmaya başladılar. Kavalcı, üzgün ve şaşkın bir şekilde köy meydanında çalmaya devam etti. Muhtar, kavalcının bu durumdan haberdar oldu ve ona yardım etmeye karar verdi.

Muhtar, kavalcıya köy halkının desteğini gösterdi. Köy halkı, kavalcının yanında durarak ona destek verdiler. Kıskanç kişilerin kötü niyetleri, köy halkının birlikte olmasıyla boşa çıktı. Kavalcı, köydeki herkesin sevgisini kazanmıştı. Artık herkes birlikte dans ediyor, neşe ve mutlulukla dolu günler yaşıyorlardı. Fareli Köy, kavalcının müziğiyle daha da renklenmiş ve birlikte daha güçlü hale gelmişti.